Reklam

“Türkiye’nin geleceğini kadınlarımızla birlikte inşa edeceğiz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Şûrası’nda yaptığı konuşmada, “Ülkemizde ve dünyada mağduriyete uğratılmış, adaletsizliğe maruz kalmış, hele hele canı yanmış tek bir kadın kalmayana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Türkiye’nin geleceğini kadınlarımızla birlikte inşa edeceğiz” dedi.

“Türkiye’nin geleceğini kadınlarımızla birlikte inşa edeceğiz”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Şûrası’nda yaptığı konuşmada, “Ülkemizde ve dünyada mağduriyete uğratılmış, adaletsizliğe maruz kalmış, hele hele canı yanmış tek bir kadın kalmayana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Türkiye’nin geleceğini kadınlarımızla birlikte inşa edeceğiz” dedi.

“Türkiye’nin geleceğini kadınlarımızla birlikte inşa edeceğiz”
11 Aralık 2019 - 19:57

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATO Congresium’da düzenlenen “Uluslararası Yerel Yönetimlerde Kadın Şûrası”nda katılımcılara hitap etti.
 


Katılımcılara teşrifleri için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti’nin 5 milyon üyesiyle dünyanın en büyük kadın teşkilatlarından biri olduğunu belirterek, Türk kadınlarının 1934’te seçme ve seçilme hakkını kazanmasına rağmen bu konudaki asıl büyük atılımı son 17 yılda gerçekleştirdiğini söyledi.
Siyaset kurumunda kadınların temsil oranının yüzde 4,5 seviyesinden TBMM’de yüzde 17’nin üzerine çıkartılmasını kendi dönemlerinde başardıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kadınlara seçme hakkın verildiği 5 Aralık tarihini sadece kadın hakları günü olarak kutlamakla kalmayacak, icraata da dönüştüreceğiz. Geldiğimiz seviye elbette yeterli değildir ama katedilen mesafenin önemini de gözden kaçırmamalıyız” dedi.
“KADINLARIMIZ SİYASETİN HER KADEMESİNDE DAHA AKTİF ŞEKİLDE YER ALMALI”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bundan sonraki seçimlerde kadınlarımızın daha yüksek oranlarla hem aday listelerinde hem de belediye meclislerinde yer bulabilmesi için çalışacağız” ifadelerini kullandı.
Kadınların kota veya zorlama yoluyla siyasette yer almasına ya da belli görevlere getirilmesini doğru bulmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Mücadeleyle değil de bahşedilerek, lütfedilerek, zorlamayla verilen hakların kalıcı olması pek mümkün değildir ama insanın dişiyle, tırnağıyla, yüreğiyle, azmiyle, kabiliyetiyle elde ettiği hakları kimse ondan alamaz. Bu bakımdan tüm kadınlarımızdan siyasetin her kademesinde daha aktif şekilde yer almalarını bekliyorum” diye konuştu.
AK Parti 7. Büyük Kongresi sürecinde belde, ilçe, il teşkilatları ve Genel Merkez yönetiminde yer almak için verecekleri mücadelede tüm kadınların yanında yer alacağını özellikle belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, hayatın her alanında başarılı olan kadınların siyasette de hedefledikleri yere geleceklerine yürekten inandığını söyledi.
Nene Hatun’dan Nezahat Onbaşı’ya, Şerife Bacı’dan Kara Fatma’ya kadar kadın kahramanların mücadelesi sayesinde istiklalin kurtarıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Terör örgütü tarafından haince katledilen Aybüke öğretmen ve daha yeni defnettiğimiz Esma astsubay sınırlarımız içinde ve dışında alçakça katledilen yüzlerce kadın bu mücadelenin günümüzdeki bayraktarlarıdır. Esma Astsubayımızla ilgili komutanlarımız ve İçişleri Bakanımın şu tespitleri çok ilginçti. Özellikle bomba imha olaylarında bir kadın olarak onun kadar cesur, onun kadar maharetli olan hemen hemen yok gibiydi. Nitekim bomba imha olayını yaparken şehit oldu. Rabbim makamını cennet eylesin. Şehitlerimiz için söyleyeceğimiz pek bir şey yok onlar, Peygamber Efendimizin komşuları, onların makamı çok yüce. Onlar gerek sizlere gerekse bizlere birer örnek, onlar birer rehber, kılavuz.”
“TÜM DÜNYA DİYARBAKIR’DAKİ ANNELERİN HAKLI VE ONURLU DURUŞUNA DESTEK VERMELİ”
Suriye’deki ve sınır içindeki terörle mücadele harekâtlarında, çatışma bölgelerinin ortasında görevlerini yerine getiren kadın sağlık görevlilerini de gösterdikleri kahramanlıklar için tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Parlamentonun içerisinde terör örgütlerinin desteğiyle bulunan ve şu anda bizim bu hanım şehitlerimizi görmemezlikten gelen ve şehit edilen yavrularımızı görmemezlikten gelen bu terör sevicilerini neyle izah edeceğiz, neyle anlatacağız? Lafa geldiği zaman parlamentoda ve dışarıda hep öldürülen çocuklardan bahsederler. Van’daki katliamlardan, Bingöl’deki katliamlardan hiç bahsetmezler, İstanbul’da stadyumun hemen yanında 41 şehidimizden hiç bahsetmezler. Vezneciler’deki bütün o polis ve sivil kardeşlerimizin şehitlerimizin oradaki o şehadetinden hiç bahsetmezler. Onların ne günahı vardı? İşine giderken, okulundan çıkmış evine dönerken şehit olan bu yavrularımızın ne günahı vardı? Bunları neyle izah edeceksiniz?” değerlendirmesinde bulundu.
“Adınızın parti olması bunu izaha yetmez. Er veya geç bunun hesabını işte sandıklarda, Şûrada, burada vereceksiniz” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, evlatları terör örgütünce dağa kaçırılan annelerin Diyarbakır’daki nöbetinin devam ettiğini ve tüm dünyayı Diyarbakır’daki annelerin bu haklı ve onurlu duruşuna destek vermeye davet ettiklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir Nobel skandalı yaşandı bugünlerde” ifadesini kullanarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Nobel skandalıyla ilgili Bakir İzzetbegoviç kardeşimizin teşekkürüne ben de tabi ki bir teşekkürle Türkiye’den cevap veriyorum ve bu onurlu duruşa destek veren tüm siyasi liderlere şahsım milletim adına teşekkür ediyorum. Medeni bir dünya için Nobel’in böyle bir ödülü Handke denilen bu vampir aydınlar grubunun temsilcisine vermesi adeta bir vampirler topluluğunun oluştuğunu ortaya koymaktadır. Onun için de bizim indimizde Nobel diye bir örgüt artık gerçekten adil, hakkaniyet içerisinde ödüller veren bir örgüt olarak değerlendirilemez. Tamamıyla siyasallaşmış bir örgüttür, tamamıyla terör örgütlerinin yanında yer alan bir örgüttür ve sizin verdiğiniz bu ödüller kimseyi kusura bakmayın ikna etmez. Yani bu verdiğiniz ödül bir Aziz Sancar hocamıza verilen ödül değildir, bir Orhan Pamuk’a verilmiş ödül değildir. Kimseyi aldatamazsınız ve aldatamayacaksınız.” 
“İSTİHDAMDAKİ KADIN ORANI YÜZDE 30’A ULAŞTI”
Kadınların işgücüne katılım oranının 2002 yılında yüzde 28’i bulmuyorken bugün yüzde 35’e ulaştığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İstihdamdaki kadın oranı da yüzde 25’ten yüzde 30’a ulaştı. Eğitim, finans, sağlık, yargı, akademi alanları başta olmak üzere pek çok sektörde kadınların istihdam oranı oldukça yüksek seviyelere çıkmıştır. Üniversitelerimizde eğitim-öğretim gören evlatlarımız arasındaki cinsiyet dağılımının neredeyse eşit olması kadın istihdamındaki artışın süreceğine işaret ediyor. Biz bu tablodan ancak gurur duyarız” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadına yönelik şiddet başta olmak üzere mücadeleye devam etmeleri gereken sorunların bulunduğunu dile getirerek, “Ancak istisnai birtakım olayları büyüterek bu güzel fotoğrafı gölgelemeye çalışanlara izin veremeyiz. Kadın meselesinin her şeyden önce bir insan meselesi olduğunu kabul ettiğimizde pek çok şey yerli yerine oturacaktır” şeklinde konuştu.
İfrat ve tefrit hatasına düşmeden kadınların haklarını sonuna kadar savunacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkemizde ve dünyada mağduriyete uğratılmış, adaletsizliğe maruz kalmış, hele hele canı yanmış tek bir kadın kalmayana kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz. Türkiye’nin geleceğini kadınlarımızla birlikte inşa edeceğiz. İnşallah dünyanın geleceğini de böyle şekillenecektir” sözlerine yer verdi. 
Ailenin önemine dikkati çekerek, kadının kucaklayıcılığı, kollayıcılığı, şefkati, merhameti, dirayeti olmadan aile kurumunun ayakta kalmasının mümkün olmadığını kaydederek, “Bugün gelişmiş ülkelerin en büyük sorunu, aile kurumunun kimi yönleriyle tamamen, kimi yönleriyle kısmen yıkılmış olmasıdır. Türkiye gibi en üst gelişmişlik düzeyine yaklaşan ülkeleri bekleyen en büyük tehlike de aile kurumunun sarsılmasıdır” sözlerine yer verdi.
“GÜÇLÜ BİR AİLE KURUMU YOKSA YOK OLUŞUNUZ MUKADDERDİR”
“Kadını aileden koparmaya yönelik her hamle bizatihi insanlığın kendisini hedef alıyor demektir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İslam İşbirliği Teşkilatı Sosyal Gelişim Bakanları Toplantısında tüm bu konuları ele aldıklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Geleceğe güvenle bakabilmek için maddi gelişmişlik düzeyimizin artışı ile aile kurumu arasında güçlü bir bağ kurmak mecburiyetindeyiz, aksi takdirde akıbetimiz diğerleriyle aynı olacaktır. Batıda yükselen yabancı düşmanlığının gerisindeki sebeplerden biri de aile yapısının aile yapısının yıkılması sebebiyle nüfuslarının azalıyor olmasından kaynaklanan endişedir. Ne kadar zengin olursanız olun, şayet toplum olarak varlığınızı devam ettirecek sosyal doku, yani güçlü bir aile kurumu yoksa yok oluşunuz mukadderdir” dedi.
Siyasetin, eğitimin, çalışmanın ve kariyerin kadının aile içindeki önemini ortadan kaldırmayacağının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, tam tersine donanımı artan, ufku genişleyen kadınların ailelerine çok daha güçlü bir şekilde sarılacaklarını kaydetti.
“YEREL YÖNETİM REFORMLARIMIZI ÖNÜMÜZDEKİ DÖNEMDE DE SÜRDÜRECEĞİZ”
Yerel yönetimlerin, kadınların en aktif olması gereken alanların başında geldiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerel yönetimlerin faaliyetlerinin doğrudan insan hayatına dokunduğunu, nüfusun önemli bir bölümünün yaşadığı şehirlerde belediyelerin rolünün giderek arttığını belirtti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Belediyeleri ve il özel idarelerini kaynak, yetki ve inisiyatif bakımından güçlendirerek bugünkü düzeylerine biz kavuşturduk. Büyükşehir uygulamasıyla şehirlerimize temel altyapı hizmetlerinin bütüncül bir anlayışla verilebilmesini sağladık. Yerel yönetimler alanındaki reformlarımızı önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz. Gerek geldiğimiz seviye, gerekse hedeflediğimiz yer bakımından yerel yönetimlerle ilgili her konuda kadınlarımızın daha güçlü desteğine ihtiyacımız bulunuyor. Belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği, il genel meclis üyeliği, muhtarlık gibi görevlerde kadınlar ne kadar etkin olursa sorunların çözümü de o derece kolaylaşacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Kadının elinin ve zarafetinin değdiği her konu gibi yerel yönetimlere de kadın elinin değmesiyle çok daha güzel hizmetlerin ortaya çıkacağına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, kadın yerel yöneticiler arasındaki iş birliğinin kadınların bu özelliğine güç katacağını, Gaziantep Büyükşehir Belediyesi ile Endonezya Surabaya Belediyesi arasındaki kardeşlik anlaşmasının da örnek bir iş birliği adımı olduğunu kaydetti.
 

YORUMLAR