Mutlu çocuk öğrenir. Mutlu çocuk sağlıklı ve mutlu aile ortamında yetişir. Birbirine güven duyan, iletişimi sevgi esasına dayalı, dost çevresi edinebilen, kültürel değerlerimizle donatılmış çocuk eğitimi ve beslenmesi konusunda bilgilenmiş, büyükbaba, nine, dayı, hala, teyze, amcalarla desteklenen aile yapımızı oluşturmak zorunluluğu vardır. Modernleşme ve şehirleşme mağduru, apartmanların yalnızlığa ittiği ailelerde güçlü ve mutlu insan yetiştirilemez. Güçlü ve mutlu aile, güçlü ve mutlu insan yetiştirir. Aile, bedene göre hücre mesabesindedir. Bir bedendeki bağımsız hücre, kanser hücresidir. Bir toplumda aile zayıfsa o toplum hasta bir toplumdur. Batı toplumları hasta toplumlardır çünkü o toplumlarda aile zayıflamıştır. Aile bağları kopmuş, çözülmüş bir toplum mutlu olabilir mi? Osmanlı toplumunda aile bağları çok kuvvetli idi. Birine gelen zarardan cümle aileler etkilenirdi.
Ülkemizde Batı değerlerinin dayatılması, aile yapımızı zayıflatmıştır. Ana baba arasına meydan savaşı sokulmuştur. Aileler başsız kalmıştır. Batı toplumu kadar olmasa da yozlaşma devam etmektedir. Ümidimiz, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığındadır. % 90 yeşil alanlı 3.000 konutu çok güzel sitede oturan, eşlerin birbirine bağlı olduğu bir ailede yetişen lise öğrencisine." Evine gidebildiğin bir arkadaşın var mı?" diye sordum. Yok! Dedi. "Evinize gelen bir arkadaşın var mı?" dedim, yine "Yok!" dedi. Ana Baba birbirine bağlı idi ama bu yetmiyordu. Akraba yoktu, komşu yoktu; aile mutsuzdu, çocuklar mutsuzdu. O güzel, % 90 yeşil alanlı lüks daireyi satıp İstanbul'dan Anadolu'ya gittiler. Eğitim bilimciler, pedagoglar, 'Analar babalar eğitilmiş olsalardı çocuklar eğitilmiş olarak doğardı." demektedir." Ana babalar çocuk idiler, çocukken eğitildiler." denilirse, "Onlar meslek adamı olmak için öğrenim gördüler, ana baba olmak için eğitim almadılar" der Ülkemizin her sorununun eğitimle, eğitim sorununun da ana baba ve öğretmenlerin eğitimi ile çözüleceğine inanıyoruz. Ülkemizin dört önemli sorunu vardır:
Ailelerin eğitimi, Eğitimcilerin eğitimi, Çocukların eğitimi, Yöneticilerin eğitimi
Aile eğitimine, ana baba adaylarının eğitimi ile başlanmalıdır. Önce ana baba adaylarını eğitecek aile rehberliği kadrolarına ihtiyaç vardır. Aile rehberleri; öğretmenlerimizden, aile hekimlerinden, yeni atanacak kadrolardan veya nikâh memurlarından seçilebilir. Nereden alınırsa alınsın her şeyden önce aşağıda belirtilen konularda seminerlere tabi tutulmalıdırlar:
Önce sağlam ahlak yapısı aranmalı.
Din ve dil eğitimi almalı. Nikâh kıyacak ve 0-6 yaş grubuna eğitim verebilecek kadar din bilgisine sahip olmalı.
Ana baba adaylarını eğitebilecek çocuk eğitimi ve gelişimi hakkında bilgi sahibi olmalı.
Beslenme ve genel sağlık bilgisi eğitimi almalı.
Psikoloji ve iletişim eğitimi al.
Kültürel değerlerimizi bilen ve benimseyen bir konumda olmalıdır. Çok cazip hâle getirilmelidir. En iyi rehberlerin 10 yıl başarı ile görev yapmış öğretmen ve din görevlilerinden olacağını düşünüyorum.
Aile rehberleri ivedilikle göreve başlatılmalıdır. Evlenecek ana baba adaylarının yetiştirilmesi, nikahlarının kıyılması, onlara çocuk gelişimi ve eğitimiyle ilgili bilgiler verilmesi, ailede sevgi ve iletişim ortamı oluşturulması konularında enformasyon çalışmalarına başlanmalıdır.
Bu çalışmalar sonunda;
Çocuklarımız daha sağlıklı doğacaklardır.
Onların eğitimi daha güçlü ve verimli olacak, Milli Eğitim Bakanlığının bütçesi azalacaktır.
Çevre kirliliği önlenecektir.
Savurganlık ve israf önlenecek, ekonomi güçlenecektir. İstanbul'daki ekmek israfı Norveç'i doyuracak kadardır.
İnsanlarımız daha mutlu olacaklardır.
Terör ve bölücülük faaliyetleri daha kolay çözülecektir.
Ülkemiz daha güçlü hâle gelecektir çünkü rehberlerimiz insanımızı bilinçlendireceklerdir.
Eğitilmiş anneler çocuklarını iyi besleyecek, çocuklarımız daha gelişmiş zekâ seviyesine geleceklerdir. Anneler kitap okuyacak ve okutacaklar, çocuklarımızın kullandığı kelime sayısı artacak düşünce ve tasarım, bilgi gelişecek; entelektüel sermayemiz, teknoloji gelişimi hızlanacaktır.
Kaynak: (Eğitimci Mustafa Bakan)