Kdz. Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, 1982 yılında ilçe halkına hizmet vermeye başlayan ve Kent Meydanı Projesi kapsamında yıkılacak olan hükümet konağında son kez basın toplantısı düzenledi ve gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Kaymakamlığa bağlı bazı birimlerin ilçenin farklı bölgelerinde, genelinin ise Ereğli Belediyesi'ne ait pazaryerindeki binada hizmet vereceğine vurgu yapan Çorumluoğlu, önemli mesajlar verdi. Eğitimden, trafik sorununa kadar çeşitli konularda açıklamalarda bulunan Çorumluoğlu, şunları söyledi:
"HEDEFLEDİĞİM SÜREDEN GEÇ OLDU"
Belediyenin pazar yerindeki yerinde Pazartesi gününden itibaren hizmet vermeye başlayacağız. Yeni yerleşim yeri biraz küçük, farkındayız. Biz orayı kendimiz ruh vererek de biraz daha sempatik hale getirebiliriz diye düşünüyorum. Milli Eğitim Müdürlüğü taşınalı 1 hafta oldu, çalışma ortamı güzel. Burada gelişimin ikinci günü bir açıklama yapmıştım, 'Ben buradan taşınacağım' demiştim. Hedeflediğim süreden biraz geç oldu. Asansör ve kalorifer düzeni seçimden bir ay önce bitti. Ben de seçime 1 ay kala düzeni değiştirip de seçimlerde olası bir aksaklık riskini göze alamadım. Seçimi yapalım dedik.
"EREĞLİ’YE YAKIŞMIYOR"
Ben, 'bu ilçenin önünde durmayacağım' demiştim. 'Burası kent meydanı yapılacaksa bunun önünde de engel olarak Kaymakamlığımız gözüküyorsa ben bu binayı taşıyacağım ve kent meydanı yapılması için de belediyeye teslim edeceğim' dedim. Sözümün de arkasındayım.  Şunu tüm samimiyetimle söylüyorum biz 5 yıl önce o binaya taşınmış olsaydık, şuan Ereğli'de yeni bir hükümet konağı yapılırdı. Kozlu ile bu para birlikte geldi. Kozlu binayı eskitmeye başladı biz hala binanın temelini atamadık, bu bizim başarısızlığımızdır. Bu hükümet konağı açıkçası Ereğli'ye yakışmıyor, Ereğli daha iyilerine layık.
"TAPU MÜDÜRLÜĞÜNE ÇARŞIDA YER BULAMADIK"
Tapu Müdürlüğü'nü Diş Hastanesi'nin yanındaki bir alana taşıdık. Vatandaşlarımızın insanca hizmet alabileceği bir idareye kavuşmuşuz. Bazı uygulamalar Türkiye'de ilk defa deneniyor. Çarşıdan uzak olması anlamında vatandaş eleştiriyor olabilir. Çarşıda yer aramamıza rağmen bulamadık. Diğer birimlerimizin tamamı Kaymakamlığımız da dahil olmak üzere belediyenin yerine geçti.
"CAMİ POLEMİĞİNE GİRMEK İSTEMİYORUM"
Emniyet ile ilgili görüşmelerimiz devam ediyor. Biz taşındıktan sonra ihale evrakları hazırlanıyor, yeni hükümet konağının ihale süreci başladığında emniyetin de oradan kalkması gerekiyor. Burada kent meydanı ile ilgili belediyenin projesi ne ise belediye burayı projeye katsın. Meydanın şık bir meydan olması gönlümüzden geçiyor. Cami yapılsın yapılmasın, ben bu polemiklere girmek istemiyorum. Biz de görüşümüzü belediyeye ilettik.
"MUHTARLIK SEÇİMLERİ ZOR GEÇTİ"
Seçim ile ilgili bizim en önemli görevimiz, seçimlerin şaibe karışmadan, demokratik bir şekilde, herkesin özgür iradesine göre oy kullandığı ve kimsenin burnunun kanamadığı bir şekilde olmasıydı. Köylerde çok zorlandık açıkçası. Köylerde muhtarlık seçimleri biraz zor geçti. Beklediğimizin üzerinde fazla bir katılım oldu. Ülkemizde 4,5 yıl seçim olmayacağını düşünerek, Ereğli'de güzel bir çalışma imkânımız olacak. Seçim, neresinden bakarsanız bakın bizim çalışmalarımızı bir nebze olsun aksatıyor. Şimdi 4,5 yıl Ereğli için, ülkemiz için en önemli husus üzerine karar alacağız. Yerel idareler bizler için önemlidir. Burada karar alırken sivil toplum kuruluşları ve yerel idare başkanları ile olur. Bazı kararlar alınırken de belediye başkanlığı seçimlerini bekledik.
“HAZIRLIKLARIMIZI YAPIYORUZ”
Önümüzdeki dönemki çalışma şartlarımızda en önemli husus üniversite alanı. Üniversite alanı ile ilgili biz çalışmalarımızı yürütüyoruz, alternatifli olarak değerlendiriyoruz. Bunu kanaat önderleri, siyasi parti başkanlarımız, çalışma arkadaşlarımız olsun burada çıkarttığımız neticeleri kamuoyu ile de bir kısmını paylaşacağız. Burada vermiş olduğumuz karar beni, seni değil bizlerin çocuklarını etkileyecek. Her türlü istişareye açık, doğru ve güzel bir karar verelim. Biz hazırlıklarımızı yapıyoruz, belediye de bir çalışma yürütüyor. Harmanlayıp bunları valimize, rektörümüze sunacağız. Binalarımız üst üste, son derece fiziki imkânsızlıklar içerisinde. Bir tane yerleşim yerinde 3 tane fakülte, bölüm. Oradaki öğrenciye de yazık.
"YAYALAR, ELİNDE TELEFON EVİNDE YÜRÜR GİBİ GİDİYOR"
Trafik sorunu ne yazık ki Ereğli merkezde özellikle TSO önünden AKM'ye kadar olan alanda ciddi bir sorun yaşıyoruz. Bunu belediye ve trafikteki arkadaşlarımız ile konuşacağız. Burada vatandaş konusunda da yardım olmasını isteyeceğiz. Herkes trafikten şikâyetçi ama Göztepe köprüsünün üzerine arabasını park etmiş. Hükümet konağının önünde ikinci sıraya aracını park ediyor, dörtlüleri yakıp gidiyor. Şikâyete gelince, trafikten şikâyet geliyor, bir kural konulunca, ceza yazılınca herkes başımıza dikiliyor. Yaya trafiği dedik, adam telefonu eline almış sanki evinin salonunda yürür gibi gidiyor. Caddeden geçerken 2-3 kişi bekleyin de öyle geçin. Trafik ile ilgili özellikle merkez için planlamayı düşünüyoruz. Bizim yeni taşınacağımız binanın önünde de trafik sorunu var, tek tarafı parka kapatacağız. Oraya gidiyoruz esnaf memnun. Aracı kaldır diyoruz, tavır yapıyor.
"UZUN SOLUKLU BİR İŞ"
Tarımsal ve turizm çalışmalarını yaptık. Özellikle turizm çalışmaları basında çıkınca, çevre ilçelerden dikkati çekmiş. Turizm, yaygınlaştırma işidir. Bunun en önemli etkisi de basındır. Hayal görmeyin, ben turizm çalıştayında da söyledim. 2-3 sene de turizmi geliştireceğiz diye hayal görmeyin. Bu uzun soluklu bir iştir.
"BEN Mİ GÖRECEĞİM? SEN GÖRECEKSİN!"
Ereğli'deki köylere özellikle gittiğimizde çöp sorunu son derece sıkıntılı. Muhtar arkadaşlara da söyledik, herkes mührü alırken muhtarlık cakasını satarken çok iyi. Kendi bölgesine çöp dökülürken, ben görmedim diyor. Ben mi göreceğim? Sen göreceksin. Tabiatı korumalıyız. Evinde inşaat artığı çıkmış, klozeti almış ormanın içine atmış. Yol kenarlarını çöplüğe çevirmişiz. Dereler pet şişe, naylonlarla dolu. Bunun 100 yıl kahrını çekeceğiz. Ki bakanlığımız özellikle poşetler konusunda önemli bir çalışma başlattı.
OKULLARIN İSİM HAKKI SATILIYOR
Yakında sonucunu göreceksiniz. Okullarımızda sponsorluk anlaşmaları imzalıyoruz. Türkiye'de çok uygulanabilir bir örneği yok. Hazır, bitmiş isimsiz okulun isim hakkını satmak gibi bir proje geliştirdik. Örnek veriyorum; Nurdan Orhan Oğuz'un bahçesine bir ana okul yapıldı. O anaokulu isimsiz, biz Nurdan ve Orhan Oğuz'a dedik ki bu okulun maliyeti 998 bin lira, siz 500 bin lira verirseniz isminizi vereceğiz. Bize de 'bu bize yakışır' dediler. Bizim 30 milyon liralık projelerimiz yürüyor. Bu sene yatırım ödeneklerimiz son derece az. Buradan gelen para ile biz 1-2 okul daha yapabiliriz. Biz bunların yakında değerlerini çıkartacağız. 200-300 Bin lira verene de vermeyeceğiz. Sonuçta ismin orada ilelebet kalacak.
EREĞLİ’YE BİLSEM KAZANDIRILACAK
Buradan gelecek paramız ile de şuanda Ereğli'nin en önemli ihtiyacı Özel Eğitim Okulları. Bu konuda eksiğiz. Hiç kimse darılma, gücenme içerisinde olmasın. BİLSEM (Bilim ve Sanat Eğitim Merkezleri) Ereğli'de eğitime başlıyor. İlk konuştuğumuzda, BİLSEM'in burada olmaması beni şaşırttı demiştim. Allah yüzümüze baktı. BİLSEM ile ilgili bir vatandaşımız sponsorluk üstüne aldı. Sıfırdan yapacak, yaklaşık 5-6 milyon gibi bir rakama yapacak. Protokolü imzalamadığımız için şuan söyleyemiyorum. Projeyi Ankara'ya gönderiyoruz, protokol imzalanacak. Bu bölgede bulunmayan bir BİLSEM'i inşallah Ereğli'ye de kazandıracağız.
"TEK TEK GİDECEĞİM"
BİLSEM'i nasıl yaptıysak, özel eğitimi de yaptıracağız. Her zaman söylüyorum, yeni ekonomik variyetli olup bir çivisi olmayan arkadaşlara bunu yaptıracağız. Herkes para kazanıyorsa burada. Nurdan Orhan Oğuz'a, İzmirlioğlu'na gidin, hep bunlara gidin. Bunlar bir şeyler yaptılar. Akıl veren çok, ona gidin, buna gidin olur. Tamam da son 10 yıldır Ereğli'de para kazanan kimlerdir diye yazsanız, en az 5 tane ortak paydayı çıkartırsınız. Ben de bir liste çıkarttım, 10 kişi var. Tek tek gideceğim. Geçenlerde adam geldi bize, 'ben BİLSEM'i yapacağım' dedi. Ben şok oldum. Hiçbir kişi şu güne kadar gelip, 'ben okul yapacağım' demedi. 'Sen bu zamana kadar neredeydin?' dedim. 'Hiç bana gelen olmadı' dedi. Burada hata bizde. Demek ki gidip biz anlatmalıymışız. Veren verir vermeyen kendisi utansın, ben niye utanacağım? Biz vatandaş için istiyoruz.
EREĞLİ-DEVREK KARAYOLU
Ereğli-Devrek karayolunda incelemelerde bulundum. Bitirilmeyecek bir yol değil. Bu yıl Çaylıoğlu bölümüne kadar olan yer hizmete girer. Böylelikle Çaylıoğlu'na 30 dakikada gidebilirsiniz. Diğer bölüm için alıcı firma var, o firmanın işe başlaması için Karayolları Bölge Müdürlüğü de girişimde bulundu. Çaylıoğlu'ndan Devrek arasında sadece bir bölüm var o da 1 yıl içinde tamamlanır."
Kaymakam Çorumluoğlu, daha sonra makamında ve Kaymakamlık girişinde gazetecilerle fotoğraf çektirdi.