Reklam

Emine Erdoğan: “İnsanlığın dertlerine çözüm olabilecek iş birlikleri yapacağız”

Yabancı misyon şefleri eşlerine Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde verdiği yemekte konuşan Emine Erdoğan, “Çocukları ana-babasız, insanları vatansız bırakan çatışmalar yaşanıyor. Afrika’da sömürülen kadınlar, Yemen’de çile çeken anneler, Suriye’de göç yollarında yaşam savaşı veren çocuklar… Kadınların, çocukların ve elbette insanlığın dertleri için kendimizi sorumlu hissediyoruz.”

Emine Erdoğan: “İnsanlığın dertlerine çözüm olabilecek iş birlikleri yapacağız”

Yabancı misyon şefleri eşlerine Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde verdiği yemekte konuşan Emine Erdoğan, “Çocukları ana-babasız, insanları vatansız bırakan çatışmalar yaşanıyor. Afrika’da sömürülen kadınlar, Yemen’de çile çeken anneler, Suriye’de göç yollarında yaşam savaşı veren çocuklar… Kadınların, çocukların ve elbette insanlığın dertleri için kendimizi sorumlu hissediyoruz.”

Emine Erdoğan: “İnsanlığın dertlerine çözüm olabilecek iş birlikleri yapacağız”
14 Şubat 2019 - 09:18

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Türkiye'de görev yapan yabancı misyon şeflerinin eşleri ile Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde bir araya geldi. Kış Bahçesi’nde gerçekleşen yemekte Emine Erdoğan bir konuşma yaptı.

 

 

Konuşmasında kültürler arası iletişimin önemine değinerek, misyon şefleri ve eşlerinin kültürel iletişimin anahtarı olduğunu belirten Emine Erdoğan, “Sizler, farklı kültürlerin mensupları olarak ülkemize zenginlik katıyorsunuz” dedi. Bu iletişim ortamlarının inşasında kadınların büyük rol oynadığını ifade eden Emine Erdoğan, kadınların enerjisi, empati gücü ve farklı deneyimlere açık olmalarının, yeni diyalog kanallarının açtığını söyledi.

SOSYAL MEDYADAKİ “BÜYÜKELÇİ KOMŞUM OLUR” KAMPANYASI

İletişimin, dün olduğu gibi bugün de toplumların en büyük ihtiyacı olduğunu dile getiren Emine Erdoğan, şunları kaydetti: “Teknoloji ile sağlanan iletişimden ziyade sözcüklere taşınan, sonra kalplerde yankı bulan insanlık hâllerinden söz ediyorum. Nitekim Mevlana’nın bir sözü var; ‘Aynı dili konuşanlar değil, aynı duyguyu paylaşanlar anlaşır.’ İşte evrensel değerler, bu paylaşımların neticesinde oluşuyor.”

AB büyükelçilerini kapsayan “Büyükelçi komşum olur” şeklindeki sosyal medya kampanyasını hatırlatarak, “en iyi komşu” seçilen Almanya Büyükelçisi ve eşini kutlayan Emine Erdoğan, büyükelçiliğin yalnızca diplomatik bir iş olmadığını, insani ve kültürel köprüler kurmanın vesilesi olduğunu vurguladı.

“BİZİM İNANCIMIZDA GÜZELLİKLER PAYLAŞILDIKÇA ÇOĞALIR”

Emine Erdoğan, bir kültürü tanımanın en iyi yolunun, onun dilini, sanatını ve mutfak kültürünü öğrenmekten geçtiğinin altını çizerek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye, hem sanatta, hem de zanaatın birçok kolunda oldukça üretken bir ülke. Her bölgemizin kendine has motifleri, müzikleri, dansları, el sanatları mevcut. Burada bulunduğunuz süre içinde bunları görmeniz, tecrübe etmeniz büyük bir kazanımdır. Türkiye’nin ve Türk insanının ruh haritasını görmek için keşif dolu seyahatlere çıkmanızı öneririm. Ülkemiz, sadece denizlerin değil; şifalı suların bulunduğu termal tesisleri, yaylaları, köyleri ile sizi her an şaşırtabilecek çeşitliliğe sahip. Dünyada gittiğiniz bazı şehirleri bir kere görürsünüz ve bu size yeter. Fakat mesela İstanbul’u ne kadar ziyaret etseniz de hiç tüketemezsiniz. Her seferinde yeni bir yüzünü görürsünüz. Keza Anadolu’da hemen her kapı, her an çalınabilir. Çünkü bizim kültürümüzde ‘tanrı misafirliği’ diye bir statü vardır. Kapıya gelen kimse geri çevrilmez, eve buyur edilir, yedirilir, içirilir. Misafire hürmet, bizim inancımızdan yansıyan bir özelliktir. Yemek kültürümüz ise, dillere destandır. Yemek bizim kültürümüzde, sunduğu lezzetin ötesinde sosyal ilişkileri güçlendiren bir araçtır. Büyük sofralar kurarız. Aile büyükleri ve yakın akrabalarla ilişkiler burada geliştirilip güçlendirilir. Bizim inancımızda güzellikler paylaşıldıkça çoğalır. Bu nedenle kalabalık sofralar bereket sebebidir. Umuyorum ki her birini deneyimleme fırsatınız oluyordur. Türk yemeklerini yapmayı öğrenmenizi de özellikle tavsiye ederim.”

AFRİKA’NIN ÖZGÜN YEMEKLERİNE DAİR KİTAP MÜJDESİ

Küreselleşmenin yerel kültürleri yok ettiği bir dünyada onları yaşatmaya çalıştıklarını ve Türk sanatının ince işlerini dünyaya tanıtmak istediklerini kaydeden Emine Erdoğan, sergi alanındaki minyatür sergisinin bu ince işlerden birisi olduğunu ifade etti.

Minyatür sanatçısı Özcan Özcan liderliğinde, kadınlardan oluşan minyatür sanatçı grubunun hazırladığı ve Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde sergilenen “Süleymanname” sergisine atıfta bulunan Emine Erdoğan, tarih okumasının, bazen resimler üzerinden yapılabileceğini ve Osmanlı kültürüne dair birçok öğeyi bu minyatürlerde tüm detaylarıyla görmenin mümkün olabileceğini belirtti. Emine Erdoğan, büyükelçi eşlerine, “Minyatür, hat, ebru, tezhip, Türkiye’de bulunduğunuz süre zarfında sizlerin de ilgisini çekeceğini düşündüğüm sanat dalları. Belki de her biriniz bunlardan birini öğrenerek Türkiye’den kalıcı bir hatıra ile ülkenize dönmeyi düşünürsünüz” sözleriyle seslendi.

Kültürler arası etkileşimin karşılıklı olduğuna işaret eden Emine Erdoğan, konuşmasında Afrika yemeklerine dair bir kitap müjdesini de paylaştı. Afrika ülkelerinin büyükelçilerinin eşleri ile Afrika yemeklerine dair anlamlı bir çalışma yaptıklarını ve Afrika yemek kültürüne ait tariflerden oluşan kitap çalışmasının himayelerinde Mayıs ayında yayınlanacağını aktaran Emine Erdoğan, bu kitap vesilesiyle Afrika’nın özgün yemeklerinin, Türk toplumu tarafından yakından tanınmış olacağını dile getirdi.

“İNSANLIĞIN DERTLERİ İÇİN KENDİMİZİ SORUMLU HİSSEDİYORUZ”

Emine Erdoğan konuşmasının son bölümünde dünyada yaşanan çatışmalara dikkat çekti ve sözlerine şöyle devam etti: “Hepimiz güçlerimizi insanlık için birleştirsek, emin olun dünya başka bir yer olur. Ne yazık ki, bilimde, teknolojide koşar adım yol alırken, 21. yüzyılda bir yandan da insanlığa dair kötü manzaralarla karşılaşıyoruz. Çocukları ana-babasız, insanları vatansız bırakan çatışmalar yaşanıyor. Afrika’da sömürülen kadınlar, Yemen’de çile çeken anneler, Suriye’de göç yollarında yaşam savaşı veren çocuklar… Kadınların, çocukların ve elbette insanlığın dertleri için kendimizi sorumlu hissediyoruz. İyilik, hiç batmayan güneş gibidir. Işığı tüm zamanları aydınlatır. İnanıyorum ki, bir gün her birinizle insanlığın dertlerine çözüm olabilecek iş birlikleri yapacağız. Bu konuda umudum tamdır.”

Emine Erdoğan, yemeğin ardından programa katılan sanatçılar ve büyükelçi eşleri ile “Süleymanname” adlı minyatür sergisini gezdi. Minyatür sanatçısı Özcan Özcan liderliğinde, kadın sanatçılar tarafından hazırlanan ve 50 özgün minyatürden oluşan sergi, Türkiye Diyanet Vakfı Kadın, Aile ve Gençlik Merkezi (KAGEM) İstanbul şubesi ve KuveytTürk Sanat Atölyelerinin iş birliği ile gerçekleştirildi.

Serginin temasına uygun olarak, Kanuni Sultan Süleyman dönemine ait eserlerden oluşan bir müzik dinletisinin de yer aldığı yemekte, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun eşi Hülya Çavuşoğlu da hazır bulundu. Pakistan Büyükelçisinin eşi Shaza Syrus’un Emine Erdoğan’a hediye takdim ettiği programda davetlilere, sergilenen minyatürlerin sınırlı sayıdaki tıpkıbasımları hediye edildi.

YORUMLAR