Çanakkale Zaferi'nin 105.Yılı


105 yıl önce Çanakkale’de yaptığımız vatan savunması Türk Tarihinin olduğu kadar dünya askeri tarihinin de önemli muhaberelerinden birisidir.
105 yıl önce tarihin en yoğun deniz ve kara muhaberelerinin yapıldığı Çanakkale Savaşı dünya harp tarihinde en çok kitap, makale, anı yazılan; anekdotlar anlatılan türkülere konu olan bir destandır.
105 yıl geçmesine rağmen hala Çanakkale Savaşı’nın bilinmeyen bazı yönleri açığa çıkmaktadır. Fransız gemilerini batıran Fransız mayınları bunlardan birisidir.
Birinci Dünya Savaşı’nın kaderini değiştiren ve emperyalizme ilk büyük tokatın atıldığı Çanakkale, sonraki kuşaklara önemli dersler vermektedir. Birinci Dünya Savaşı ve Çanakkale’den alınacak o kadar çok ders var… Bu hafta sizlerle bu derslerin bir bölümünü aktaracağım…
Çanakkale’de 250 bin şehit vermemizin ana nedeni neydi?
Çanakkale’de 5.Ordu Komutanı Liman von Sanders savaşı uzatmak ve mümkün olduğu kadar İngiliz, Fransız askerini Avrupa’dan bu cepheye çekebilmek için ordunun savunma planını Türk komutanlarının isteklerinin tersine oynak savunma esasına göre yapmıştır (kıyıda zayıf kuvvetler, geride kuvvetli ihtiyatlar). Kara savunmasının 9 ay sürmesinin ve 250 bin şehit vermemizin ana nedeni, kendi ülkesinde süvari tümen komutanı olan ve savaş deneyimi bulunmayan, fakat 2 Ağustos anlaşması gereği Türkiye’de Mareşal ve Ordu komutanı yapılan Liman von Sanders’in yanlış stratejisine Yarbay Mustafa Kemal cesaretle itiraz edebilmiştir…
Türk askeri iyi sevk ve idare edilirse mucizeler yaratır.
Çanakkale’den üç yıl önce Osmanlı ordusu Balkan Savaşı’nda yeni kurulmuş küçük Balkan devletleri karşısında hezimete uğramıştı. Aynı asker üç yıl sonra dünyanın en güçlü ordularını Çanakkale’den geçirmedi. Aradaki fark komutanlardan kaynaklanmaktadır. Bunda Balkan Savaşı’ndan sonra Genel Kurmay Başkanı Enver Paşa’nın orduda yaptığı yenileştirme ve gençleştirme reformunun önemli etkisi vardır.
Başlangıçta 19. Tümen Komutanı, sonra Anafartalar Grup Komutanı olan genç komutan Mustafa Kemal zaferin kazanılmasında birinci derecede sonuç belirleyici olmuştur…
Komutanlar bilgili, cesur ve inisiyatif sahibi olmalıdır.
 19. Tümen Komutanı Yarbay Mustafa Kemal’in Çanakkale’de ordunun ihtiyat tümen komutanı olmasına rağmen ordu komutanının emrini almadan 25 Nisan’da tümenini muhabereye sokması ve ANZAC birliklerini geri püskürtmesi zaferin kazanılmasında kritik bir öneme sahiptir. 
Mustafa Kemal bu hareketi yapmasa idi düşman ilk gün hedefine ulaşmış olurdu.
Albay Mustafa Kemal’in 8 Ağustos’ta kendi isteğiyle ordu büyüklüğündeki Anafartalar Grup Komutanlığı’nı üstlenerek Anafartalar ve Conkbayırı karşı taarruzları ile takviyeli düşmen kuvvetlerini denize dökmesi tüm subaylar için örnek alınacak davranıştır… Subay sorumluluk alabilmeli…
Atatürk’ün 57.Alay ile cephede yaşananlarla ilgili bazı sözleri;
“Onlar mukaddes vatan toprakları için canlarını seve seve vermişler Çanakkale Savaşları’nın kaderini değiştirmişlerdir. Burada geçen her saniye, kullanılan her an, ölen her nefer, Türk vatan ve milletinin için mukadderatını çizmiştir. Kara savaşlarına katılan ilk birlik olan 57. Alay, vatan sevgisinin ne olduğunu insanlığa göstermiştir.
 Bu kahraman Alayı hayranlık, minnet ve rahmetle anıyorum.”
“Size Bombasırtı vakasını anlatmadan geçemeyeceğim. Karşılıklı siperlerimiz arasında mesafemiz sekiz metre, yani ölüm muhakkak, muhakkak… Birinci siperdekiler hiçbiri kurtulamamacasına tamamen düşüyor, ikincidekiler onların yerine gidiyor. Fakat ne kadar gıptaya şayan bir itidal ve tevekkülle, biliyor musunuz? Öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor, en ufak bir fütur bile göstermiyor; sarsılmak yok.
Okumak bilenler ellerinde Kur’an-ı Kerim, cennete girmeye hazırlanıyorlar. Bilmeyenler, kelime-i şahadet getirerek yürüyorlar. Bu, Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren, şaşılacak ve övülecek bir misaldir. Emin olmalısınız ki, Çanakkale Muharebesini kazandıran bu yüksek ruhtur.”
Çanakkale; Kuvayi Milliye’nin, İstiklal Mücadelemizin temel harcıdır.
Çanakkale; Mustafa Kemal Atatürk, Koca Seyit, 57. Alay, Nusret Mayın gemisi ile yazdığımız kahramanlık destanımızdır.
Çanakkale Geçilmez destanını yazan kahramanlarımızı saygı ve rahmetle anıyorum.

Kaynak: Dr. Cihangir Dumanlı (Başkent Üniversitesi Kültür Yayını “Bütün Dünya”)