“GÜNLÜK HAYATIN VAZGEÇİLMEZİ: SOSYAL MEDYA”


Dr. Süleyman Basa

İnternet Medya ve Bilişim Federasyonu (İMEF) Başkanı

İnternet insanlık tarihinin yazı ve matbaadan sonraki en büyük ve en önemli icadıdır.

İnternete erişim oranımız hızla artıyor.

Günümüzde internet hayatımızın vazgeçilmezi olmuştur. Kullanıcı sayısı 43 milyona ulaşan Türkiye’de internette çok fazla zaman harcıyoruz. Günde ortalama beş saatimizi kişisel bilgisayarlar üzerinden, iki saatimizi ise mobil cihazlar aracılığıyla internette geçiriyoruz. 16-74 yaş grubu düzenli internet kullananların oranı 2013 yılında yüzde 39,5 iken bu oran 2014 yılında yüzde 45,0 olmuştur. Türkiye’de internete erişim oranı 2013 yılında yüzde 49,1 idi. 2017 yılında ise yüzde 72,2 oldu. Bu rakamlar dikkate alındığında internet hızımızın dünyanın bile başını döndürdüğünü söyleyebiliriz.

Sosyal medya kullanımında Dünya Birincisiyiz..

İnternetin bu baş döndürücü hızla hayatımıza girişi yeni bir kavramı da beraberinde getirdi. Sosyal Medya! Günde ortalama ikibuçuk saatimizi sosyal medyada geçiriyoruz. Google’ın, Türkiye’nin de dahil olduğu 46 farklı pazarda internet kullanım alışkanlıklarını ölçerek yaptığı Tüketici Barometresi araştırmasında, dünyada kullanım oranı yaklaşık yüzde 40 olan sosyal medya oranı, Türkiye’de yüzde 92 seviyesinde. En yakın takipçilerimiz yüzde 86 ile Arjantin, yüzde 84 ile Brezilya ve yüzde 83 ile Çin. Bu rakamlar dünyada sosyal medya kullanımında da lider durumda olduğumuzu gösteriyor.

%50’miz yüzümüzü bile yıkamadan internete giriyoruz.

Günlük hayatımızın dijital ortama taşınması olarak ifade edilen sosyal medya, Facebook, Twetter, Instagram, Foursquare gibi farklı birçok ortamda hayatımızın büyük bir kısmını kapsamaktadır. Türkiye’de yaklaşık 39 milyon aktif Facebook hesabı var. En çok kullandığımız sosyal medya platformları Facebook, Twitter, Google+ ve Linkedin. Sosyal medya kullanımında gençler ön sıraları kimseye kaptırmıyorlar. 18-34 yaş arası kullanıcıların yüzde 50’si yüzünü yıkamadan yine aynı yaş grubunun yüzde 30’u yataktan çıkmadan akıllı cihazlarla sosyal medya sitelerine giriyor.

Sosyal medya hesaplarınız sizin evinizdir.

Bu yaygın ve etkin sosyal medya kullanımı beraberinde de birçok sıkıntı ve problemi hayatımıza ortak ediyor. Facebook ve benzeri sosyal medya ağlarında çeşitli paylaşımlarda bulunuyoruz. Bu uygulamaları doğru kullanmadığımız takdirde örneğin gizlilik ayarlarını doğru yapmadığımızda aynı zamanda birtakım davetlerde de bulunyoruz. “Tanımadığınız bir insanı evinize alır mısınız” yada tanımadığınız bir insan “şu an neredesin” diye sorsa bu soruya cevap verir misiniz? Çoğumuzun günlük hayatta cevabı “hayır” iken, sosyal medyada bu cevapları olduğu gibi paylaşıyoruz. Bunun ne gibi dezavantajları var? Bu tür paylaşımlarla özel hayatımız, evimiz, ailemiz ve alışkanlıklarımızla ilgili kötü niyetli olabilecek kişilere hakkımızda kullanabilecekleri çok fazla bilgi vermiş oluyoruz.

İnternette hiçbir şey kaybolmaz.

İnternet üzerinde hiçbirşey gizli kalmıyor. Dolayısıyla internet ve sosyal medya ortamlarını kullanırken yazdığımız bütün ifadeleri çok daha dikkatli değerlendirmemiz gerekiyor. Böyle gelişigüzel yaptığımız bütün değerlendirmeler ileride silinemeyebilir, değiştirilemeyebilir ve hiç beklemediğimiz bir yerde karşımıza çıkabilir.

Kurumlar sosyal medyadan bizi takip ediyor.

Dünyanın en büyük bilgi arşivi sosyal medya siteleri. İşe girerken, atama ve diğer birçok araştırmada en temel kaynaklardan biri sosyal medya… Hazırladığımız özgeçmişimiz ne kadar mükemmel olursa olsun sosyal medya hesaplarımızda paylaştığımız kendimize dair lüzumsuz bir bilgi çok istediğimiz o işi almamıza engel olabiliyor.

Her icat insana hizmet ettiği ve insanı mutlu ettiği oranda değerli. Kimi zaman hayatımızı kolaylaştıran, bilgi almamızı sağlayan, eğlendiren kimi zaman yeni dostluklara, iş ortamlarına imkan sağlayan sosyal medyayı güvenli ve dikkatli kullanmak bizi yaşayacağımız kötü olaylardan koruyacaktır.